Hızlandırılmış sonbaharın akabinde gelen soğuklar, hepimizi şaşırttı. Dün bir eczaneye girdiğimde eczacı hanım “Salgın var salgın, herkes grip” diyordu. Havalar mevsim ortalamasının çok altında seyrederken, zorunlu haller dışında evden çıkmamaya başladık. Ben bu sabah evden çıkarken “Yanıma eldiven alsam mı” diye düşünüp, Ekim ayında bunu düşündüğüm için kendimle dalga geçtikten sonra bugün öğle saatlerinde arabamın termometresinin 3-5 derece gösterdiğine şahit oldum!
Soğuk havada, evde battaniyeye sarılıp sıcak çikolata içilir. Sahlep, kahve ya da sıcak şarap da olur. Kitap tutarak ve film seyrederek geçirilen süre arttırılır. Evdeki evcil hayvanları seviyor numarasıyla eller ısıtılır; kimi zaman da üşümeye çare, kucağa alınan kocaman köpekle bulunur.
Gidecek bir evi olanlar bunları yapabilir ancak sokak hayvanlarının soğukla mücadelesi, hayatta kalmak için kazanmaları gereken bir savaştır. Onlara destek vererek hayat kurtaracak değerde birkaç ufak önlemi zahmetsizce yapabiliriz.
Mesela;
- Arabanıza binmeden önce, ona sığınmış bir hayvan(genellikle kedi) olmadığından emin olmalısınız. Hava çok soğuk olduğu ve
kediler esneklikleri sayesinde en alengirli yerlere bile girebildikleri için, donmaktan kaçmaya çalışan bir kedi, arabanıza sığınmış olabilir ve onu kaçma fırsatı vermeden arabanızı çalıştırmanız durumunda ölebilir. - Sokakta yaşayan hayvanlara yemek ve su koymanız, karınlarını doyururken soğuktan düşen dirençlerine de faydalı olacaktır. Eğer hava sıcaklığı, suyun donmasına sebep olacak kadar düşükse; suya, zeytinyağı damlatmayı unutmayın. Aksi takdirde hayvanlar hem sudan faydalanamaz hem de içmeye kalkarlarsa dilleri buza yapışabilir.
- Dikili bir ekmek ağacınız olsun! Bunun için ağaç dikip büyümesini beklemenize gerek yok. Herhangi bir ağacın dallarına, ekmek
dilimleri takarak,soğukta açlıktan ölme riskiyle karşı karşıya kalan kuşlara besin sağlayabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder